6 Temmuz 2017 Perşembe

KİTAPLA_MOLA I DİLEK TAYGUN -BENDEKİ SEN KİTAP YORUMU




Herkese Merhaba :) 

Hiç bir kitabı yorumlayamayacak kadar yogun geçen dönemlerimden birindeyim.Ancak konu Dilek Taygun ve Kitapla Mola olunca büyük bir hevesle geçtim blogumun başına .

Ah nasılda güzel yazan bir yazar ve ne güzel bir kitap😍

Bir kaç saatte bitecek Chiclid romanlardan biriydi.

Benim için ah daha fazla detay olsa , daha yavaş konular geçse hissi bıraktı . Çünkü bu kadar hızlı bitsin hiç istemedim. 



Dişiyle tırnağıyla geldiği yöneticilik görevinde kalmakta kararlı olan adamımız, söylediği yalan ayağına dolanınca daha da büyük bir yalanın içine giriyor. 😎










"Hayatı boyunca bir şeylere ulaşabilmek adına hep bedeller ödemişti ve şimdi tekrar başa dönmeye cesareti yoktu."


Yalan çok büyük bir günah !  Ama eğer peşinde aşkı getirekcekse pembe yalanlar her zaman harikadır . Kitabımız Baran'ın çalıştığı iş yerine alınması için söylediği nişanlıyım yalanı ile başlar . Patronu aile baglarına çok önem veren biridir. Malesef günümüz Türkiye'de böyle patronlar kalmadı. Neyse sonuç olarak artık bu yalan kontrolden çıkar çünkü  patronu ve onun degerli eşi artık Baran'ın nişanlısıyla tanışmak istiyordur.  İş arkadaşının önerisiyle ajanstan bulacagı bir kac günlük bir kız ile bu durumu kontrol altına alabilecegini düşünen Baran verilen numarayı da yanlış arayıp karşısında asla nişanlısı vasfında olamayacak Ezgi Degerli ile yolları kesişir. 


 
"Yüzünü görmediğim bir adamı düşünüyorum. Kim olduğunu geçtim, yüzünü gormedigim."


Ezgi yaşadığı evde geçimini garsonlukla kazanan ve aşkı hiç bilmeyen rüyasında yüzünü bile görmediği beyaz atlı prensini bekleyecek kadar temiz kalpli bir kız...

Baran Solmaz ile kesişen yollarında birbirlerine hiç benzemeyen bu iki çift nasıl birbirlerine aşık olabilir deseniz ? Aslında belki de bilinmeyen sırları onların asıl birbirine benzerlikleri olduğunu daha göstermemiş olabilir 😍😍😍😍

Ben okumaktan sonsuz keyif aldığım Dilek Taygun kitaplarından birini daha bitirdim. Her bir kitabı farklı bir çikolata tadındaydı diyebilirim. 

Spoiler canavarı olarak Turun son günü bir kaç detayları bu yorumun altında bulabilirsiniz.

Şimdilik görüşmek üzere Tur bitene kadar okuyun bol bol dedikodu yapalım 😊😊


Spoiler Zamanı 😍😃😊



Baran elindeki kalemi hiç çekinmeden, dostuna fırlatırken Sarp, son anda yana eğilerek kalemin saldırısına uğramaktan kurtulmuştu. 

"Bazen çekilmez bir adam oluyorsun." 

"Bak, dediğin gibi, bazen çekilmez bir adam oluyorum... Ya senin gibi her an çekilmez bir adam olsaydım?" 


Ezgi ve Baran ikilisinin arasında yaşadıkları gel gitler kitabın bir 100 sayfa daha uzaması gerektigini hissettirdi. Böylesi kariyer hedefli birinin muma dönme kısmını daha keyifle okuyabildim. İkisi de yurtta kalmış çocuklardan ve hayatları hatta ilk dansları Baran'ın yurttan ayrıldığı gün olması da aklıma hiç gelmeyecek kitap için olumlu tepkilerimden bir digeriydi. 

Baran zor bir adam ama neden neden ! derken Babasının annesini öldürdüğünü gören bir çocuk olduğunu okuyunca ayyy ! diyip 10-15 dk kitabı elimden bırakıp şoku atlatmadım desem yalan olur. 

Seviyorum böyle kitapları tadı damakta kalıyor . Özlüyorum sonra ... Ama Dilek Taygun genellikle her kitabın sonunda özlenen eski karakterlerine yer veriyor. Ya bir davette , yada bir yemekte görüyoruz Dogan ve Funda'yı, Gökhan ve İnci'yi , Ömer ve Buket ,Ahmet ve Deniz'i..
Ama hep söylediğim gibi yine söylüyorum. 100 sayfa daha detay olsa tadından yenmezdi :) 

Keyifli Okumalar Dilerim 

Bir sonraki kitap yorumunda görüşmek dilegiyle 😍